kresel-byme-belirsizlik-nedeniyle-durgun-kalabilir-bm-uyars

Küresel Ekonomik Büyüme Belirsizlik Altında – BM Uyarısı

Birleşmiş Milletler (BM), küresel ekonomik büyümenin bu yıl değişmeyerek yüzde 2,8’de kalacağını öngörüyor. BM’nin Dünya Ekonomik Durumu ve Beklentiler (WESP) 2025 raporu, düşük enflasyon ve parasal genişlemenin rahatlatıcı etkilerine rağmen ticari gerilimler, yüksek borç yükleri ve jeopolitik risklerin belirsizliği artırdığını ortaya koyuyor.

Küresel Büyüme Duraklama Tehlikesiyle Karşı Karşıya

BM raporuna göre, 2024’e kıyasla bu yıl küresel ekonomik büyümenin değişmeyeceği tahmin ediliyor. Ancak, büyümenin zayıf yatırımlar, durgun verimlilik artışı ve yüksek borç seviyeleriyle sınırlı kaldığı vurgulanıyor. Salgın öncesi dönemdeki yüzde 3,2’lik ortalamanın altında kalan büyüme, küresel ekonominin karşı karşıya olduğu zorlukları gözler önüne seriyor.

Enflasyon ve Parasal Genişleme Denge Arayışında

Raporda, düşük enflasyon ve parasal genişlemenin küresel ekonomik faaliyete mütevazı bir destek sağlayabileceği belirtiliyor. Ancak, jeopolitik çatışmalar, artan ticari gerilimler ve borçlanma maliyetlerindeki artış nedeniyle belirsizliğin devam ettiği vurgulanıyor. Küresel enflasyonun gevşemesine rağmen gıda enflasyonunun hala yüksek seyrettiği ve gelişmekte olan ülkelerde gıda güvensizliğinin derinleştiği ifade ediliyor.

Türkiye’nin Ekonomik Durumu

Rapora göre, Türkiye ekonomisinin 2024’te yüzde 3 büyüdüğü tahmin ediliyor. 2025 ve 2026 yıllarında ise büyüme oranlarının sırasıyla yüzde 3,1 ve yüzde 3,5 olması bekleniyor. Enflasyonun düşmesiyle birlikte para politikasında gevşeme öngörülüyor. Hükümetin enflasyonu kontrol altına almak için aldığı tedbirlerin mali açığı daraltması ve enflasyon baskılarını azaltması bekleniyor.

Küresel ekonomik belirsizliklerin yanı sıra, Türkiye’nin ekonomik büyüme ve enflasyon konularındaki durumu da dikkat çekiyor. BM raporu, küresel ekonomik büyümenin istikrarını korumak ve olası krizlere karşı tedbir almak için çok taraflı eylemlerin önemini vurguluyor. Geleceğe yönelik adımların dikkatle atılması gereken bir dönemde, ekonomik karar alıcıların bu verileri yakından takip etmesi ve uygun politikaları uygulamaları önem arz ediyor.